Bir Kurban Bayramını daha geride bıraktık.
Küçükbaş, büyükbaş kurbanlıkların yanı sıra, her bayram öncesi ve sonrası olduğu gibi yollarda da trafik canavarına kurbanlar verdik.
Emekliye dağıtılan bin liralık bayram harçlığı ile bir kurbanlık alınamayacağını, bu harçlığı verenler bile biliyorlardı.
Ne yapalım?
Dost bizi bağda görsün, bakın, emekliye nasıl sahip çıkıyoruz havası vardı.
Bayram öncesi, bayramda ve bayram sonrası ülkenin ormanları, yaylaları alev alevdi.
Yani yangın yangın , yayla yayla , orman orman , talan talan , kaza kaza tükeniyoruz, tüketiliyoruz.
Denize nazır yangın yerleri beton yığınlarıyla örülüp, ruhsuz binalar yapılıyor.
Bugüne dek hiçbir yangının sorumlusu bulundu mu?
Gören göz, duyan kulak azaldı mı ne?
Üst düzey duyarlılığını yitirmiş.
Halk dur demeye çalışıyor ama yetmiyor.
X
Kültür ve Turizm Bakanlığı, sığınmacılar için Karadeniz turu düzenlemiş.
Bu bakanlıkta, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı diye bir birim varmış.
İşte bu başkanlık düzenlemiş turu.
Ben böyle bir başkanlık olduğunu bilmiyordum, öğrenmiş oldum.
Belki ilerde yoksul Türk aileleri için de bir tur düzenlerler .
X
Doktor vekilliği, mimar vekilliği, mühendis vekilliği, yargıç vekilliği yok iken, bu ülkede öğretmen vekilliği diye bir meslek icat edilmişti.
Belki yüzbinlerce kişi öğretmen vekilliği yapmıştır.
Yine bir ara jet öğretmenlik diye bir kadro oluşturuldu, 45 günlük kursa katılanlar öğretmen olarak atandı.
Öğretmen okulları, öğretmen liselerine dönüştürüldü.
Çekirdekten öğretmenliğin önü kesilmiş oldu.
Hiçbir eğitim meslek örgütünün sesi soluğu çıkmadı .
Günümüzde yaşanan eğitim boşluğu, eğitim çarpıklığı, eğitim politikasızlığı böylece sağlanmış oldu.
Şimdi de bir sözleşmeli öğretmen kadrosu oluşturuldu.
Tam aldatmaca ve uyutma bir kadro.
Yine bir eğitim meslek örgütünden ses yok.
Bayram öncesi bir haber izledim, içim sızladı;
Bir bayan, mezun olduktan 15 yıl sonra sözleşmeli olarak atanmış.
Bu 15 yıllık süre içinde başvurmadığ ı yer, girmediği sınav kalmamış ama bir türlü atanamamış.
Evlenmiş, çocukları olmuş ve 15 yıl sonra da kadrolu değil, sözleşmeli öğretmen olarak atanmış.
Hadi için sızlamasın.
Hemen hemen her şeyde olduğu gibi e ğitimde ve istihdamda halimiz bu…
Yorum yazarak Telgraf Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Telgraf Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)AHMET - Öğretmen Liseleri de yok artık. Aslında öğretmenlere de gerek yok. Çünkü nasıl olsa birileri bizim yerimize düşünüp yapıyor(!!!)
Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.